وَخَسَفَ الْقَمَرُۙ
6. ayette inkârcılar “Kıyamet günü ne zamanmış?” şeklindeki sorularında ciddi olmadıkları için verilen cevapta kıyamet gününün zamanına ilişkin açıklama yapmak yerine oldukça kısa fakat son derece edebî ve etkileyici ifadelerle o gün meydana gelecek olaylar anlatılarak muhatapların uyarılması amaçlanmıştır. Çünkü insan için asıl önem taşıyan şey, kıyametin ne zaman kopacağını bilmek değil, onun kopmasıyla başına nelerin gelebileceğini iyice anlayıp ebedî hayata gerektiği şekilde hazırlanmaktır. 7. âyette geçen “göz dehşetle açıldığı” şeklindeki ifade mecazî bir anlatım olup ansızın meydana gelecek olan kıyamet gününün şiddetinden dolayı insanın içine düşeceği şaşkınlık, korku, dehşet gibi psikolojik hallere işaret eder.
Müfessirler kıyamet sırasında ayın tutulması olayını, normal zamandaki ay tutulmasının da ötesinde, “ayın ışığının veya kendisinin tamamen yok olması” (Râzî, XXX, 220; Zemahşerî, IV, 191) yahut “ayın parlaklığını kaybedip sönükleşmesi, ışığın cılızlaşması” şeklinde tefsir etmişlerdir (Elmalılı, VIII, 5477). Güneşle ayın birleştirilmesini, “her ikisinin de ışığının giderilmesi” veya “güneş ile ayın birleşerek tek kütle haline gelmesi, bir araya getirilmesi” şeklinde yorumlamışlar, “güneş dürüldüğü zaman” (Tekvîr, 81/1) meâlindeki âyeti de buna delil getirmişlerdir. Bu dehşet verici manzaralar karşısında insanın kaçacak yer aramasının sebebi, onun yaşadığı korku ve dehşet hali olabileceği gibi, Allah’ın huzurunda mahcubiyet duyması veya cehennemde yanmaktan korkması da olabilir.
وَخَسَفَ الْقَمَرُۙ
Fiil cümlesidir. وَ atıf harfidir. Matuf ve matufun aleyhin hükümde ortak olduğunu belirtir. İkisi arasında tertip (sıra) olduğunu göstermez. Vav ile yapılan atıfta matuf ve matufun aleyh yer değiştirebilir. (Arapça Dilbilgisi Ayetlerle Nahiv Bilgisi)
خَسَفَ fetha üzere mebni mazi fiildir. الْقَمَرُ fail olup lafzen merfûdur.
وَخَسَفَ الْقَمَرُۙ
Ayet atıf harfi وَ ‘la önceki ayetteki şart cümlesine atfedilmiştir. Atıf sebebi hükümde ortaklıktır. Cümleler arasında manen ve lafzen mutabakat mevcuttur.
Müspet mazi fiil sıygasında faide-i haber ibtidaî kelamdır.
Mazi fiil sebata, temekkün ve istikrara işaret eder. (Hâlidî, Vakafat, S.107)
Kıyamet günüyle ilgili gelen mazi fiil, henüz gerçekleşmemiş bir olayı olmuş gibi göstermek üzere muzari fiil yerine gelmiş, olayın kesinliğine işaret etmiştir. Bu kullanımlarda mecâz-ı mürsel sanatı vardır.
Nahivcilere göre şart fiili olarak kullanılan mazi fiil gelecek zaman ifade eder. (Fâdıl Sâlih Samerrâî Tefsir, c. 2, s. 88)
Ay tutulduğunda, ışığı gittiğinde veya kendisi yok olduğunda demektir. Meçhul sîga ile خُسِف şeklinde de okunmuştur. Allah onları batıdan doğdurduğu için; Güneş ve Ay bir araya getirildiğinde…Veya ışıklarının giderilmesi hususunda bir araya getirildiklerinde. Veya cehennemde sanki boğazlanmış iki öküz gibi iki yuvarlak siyah cisim halinde bir araya getirildiklerinde. Veya bir araya getirilip denize atıldıkları ve deniz Allah’ın en büyük ateşi haline geldiğinde… (Keşşâf)
Burada خَسَفَ الْقَمَرُۙ , "Ayın güneşe yönelmesi halinde dünya gölgesinin araya girmesi demek olan bildiğimiz ay tutulması’’ manasına da olabilirse de hafif kalır. Bu daha çok o güne ait bir görüntü olmak üzere ayın nurunun yok olup o şimşek çakan göze görünmez olması veya puslu, mahzun bir manzara içinde kalması halini anlatır. Yani ışığında zevk ve sefa sürdüğü o parlak ay söner, puslanır, kararır, görünmez olur. (Elmalılı, Âşûr)