لَقَدْ كَانَ ف۪ي يُوسُفَ وَاِخْوَتِه۪ٓ اٰيَاتٌ لِلسَّٓائِل۪ينَ
لَقَدْ كَانَ ف۪ي يُوسُفَ وَاِخْوَتِه۪ٓ اٰيَاتٌ لِلسَّٓائِل۪ينَ
لَ harfi, mahzuf kasemin cevabının başına gelen muvattiedir. قَدْ tahkik harfidir. Tekid ifade eder.
كَانَ nakıs, mebni mazi fiildir. İsim cümlesinin önüne geldiğinde, ismini ref haberini nasb eder.
ف۪ي يُوسُفَ car mecruru كَانَ ‘nin mukaddem haberine müteallıktır. يُوسُفَ kelimesi gayri munsarif olduğundan cer alameti fethadır. Çünkü kendisinde hem alemlik (özel isim olma vasfı) ve hem de ucmelik vasfı (yani Arapça olmama vasfı) bulunmaktadır.
اِخْوَتِه۪ٓ kelimesi atıf harfi وَ ‘la يُوسُفَ ‘ye matuftur.
اٰيَاتٌ kelimesi كَانَ ‘nin ismi muahhar ismi olup lafzen merfûdur. لِلسَّٓائِل۪ينَ car mecruru اٰيَاتٌ ‘un mahzuf sıfatına müteallıktır.
اَلسَّٓائِل۪ينَ kelimesi sülâsî mücerred olan سأل fiilinin ism-i failidir.
İsm-i fail: Eylemi yapan ve gerçekleştiren demektir. Geçici olarak o sıfatı yüklenen isimdir. İsm-i fail; hem varlığa (zata), hem de onun sıfatına delalet eden kelimelerdir. (Arapça Dilbilgisi Ayetlerle Nahiv Bilgisi)
لَقَدْ كَانَ ف۪ي يُوسُفَ وَاِخْوَتِه۪ٓ اٰيَاتٌ لِلسَّٓائِل۪ينَ
Mukadder kasem cümlesi, istînâfiyyedir.
لَ , mahzuf kasemin cevabına gelen harftir. Kasem cümlesinin hazfi îcâz-ı hazif sanatıdır. Mahzuf kasem ve cevap cümlelerinden müteşekkil terkip, gayrı talebî inşâî isnaddır.
قَدْ tahkik harfiyle tekid edilmiş …كَانَ ف۪ي يُوسُفَ وَاِخْوَتِه۪ٓ cümlesi muksemun aleyhtir. كَانَ ’nin dahil olduğu isim cümlesi, faide-i haber inkârî kelamdır. Cümlede îcaz-ı hazif ve takdim-tehir sanatları vardır. ف۪ي يُوسُفَ , nakıs fiil كَانَ ’nin mahzuf mukaddem haberine müteallıktır. اٰيَاتٌ kelimesi, كَانَ ’nin muahhar ismidir.
Kasem cümlesinin mahzuf olduğu durumda, vurgu kasemin cevabına yapıldığından kasem cümlesi telaffuzda terk edilir. Kasem cümlesini oluşturan kasem fiili, kasem edatı ve kasem edilen isim üçü birlikte hazfedilir. Fakat kasemin varlığı kasem cevabından anlaşılmaktadır. Bu form, Kur’an'da sıkça kullanılmıştır. (Nihat Tarı, Arap Dilinde Kasem Formları ve Kur’an-ı Kerim’e Özgü “La Uksimu” Formu ile İlgili Tartışmalar)
Ayetler kelimesi burada ibretler manasındadır.
Bu durumda kıssadan murad, o hadiselerin anlatılmasıdır. Buna göre اٰيَاتٌ [ayetler (ibretler)] kelimesinin çoğul olarak zikredilmesi, kıssanın her bir parçasını anlatan Peygamberimizin (sav) peygamberliğine delalet etmesine yeterli olduğunu bildirmek içindir. Nitekim Bakara 125. ayetinin tefsirinde de bu kelimenin çoğul olarak kullanılmasının, icazın, lafız ve mana olarak müteaddit olmasından dolayı olduğu belirtilmişti. (Ebüssuûd, Âşûr)