Vâkıa Sûresi 9. Ayet

وَاَصْحَابُ الْمَشْـَٔمَةِ مَٓا اَصْحَابُ الْمَشْـَٔمَةِۜ  ...

Kötülüğe batanlara gelince; ne mutsuz kimselerdir!
 
Sıra Kelime Anlamı Kökü
1 وَأَصْحَابُ adamları ص ح ب
2 الْمَشْأَمَةِ solun ش ا م
3 مَا ne (uğursuzlardır)
4 أَصْحَابُ adamları ص ح ب
5 الْمَشْأَمَةِ solun ش ا م
 

  Şe'eme شأم :

  شَأمَ uğursuz saymak. شَاْمٌ Kuzey, kuzey bölgesi. شُؤْمٌ Uğursuzluk/şanssızlık. تَشاؤمٌ Kötümserlik. (Dağarcık) 

  Kuran’ı Kerim’de aynı isim formunda 3 defa geçmiştir. (Mu'cemu-l Mufehres)

  Türkçede kullanılan şekilleri şom ve meş'ûmdur. (Kuranı Anlayarak Okuma Rehberi) 

 

وَاَصْحَابُ الْمَشْـَٔمَةِ مَٓا اَصْحَابُ الْمَشْـَٔمَةِۜ

 

Ayet,  atıf harfi  وَ ‘la önceki ayete matuftur. Matuf ve matufun aleyhin hükümde ortak olduğunu belirtir. İkisi arasında tertip (sıra) olduğunu göstermez. Vav ile yapılan atıfta matuf ve matufun aleyh yer değiştirebilir. (Arapça Dilbilgisi Ayetlerle Nahiv Bilgisi)

İsim cümlesidir.  اَصْحَابُ  mübteda olup lafzen merfûdur. Aynı zamanda muzâftır. الْمَشْـَٔمَةِ  muzâfun ileyh olup kesra ile mecrurdur.  

مَٓا  istifham ismi ikinci mübteda olarak mahallen merfûdur.  اَصْحَابُ الْمَشْـَٔمَةِ  mübtedanın haberi olup lafzen merfûdur.  الْمَشْـَٔمَةِ  muzâfun ileyh olup kesra ile mecrurdur.

 

وَاَصْحَابُ الْمَشْـَٔمَةِ مَٓا اَصْحَابُ الْمَشْـَٔمَةِۜ

 

Ayet, atıf harfi  وَ ‘la, önceki ayete atfedilmiştir. Atıf sebebi tezattır. Mübteda ve haberden oluşmuş sübut ve istimrar ifade eden isim cümlesi, faide-i haber ibtidaî kelamdır.

İsim cümleleri sübut ifade eder. İsim cümlelerinin asıl kuruluş sebebi; müsnedin, müsnedün ileyh için sabit olduğunu ifade etmektir. İsim cümlesinin haberi müfred ya da isim cümlesi olursa, asıl konulduğu mana olan sübutu veya bazı karinelerle istimrarı (devamlılığı) ifade eder. İstimrar ifadesi daha çok medh ve zem durumlarında olur. (Fatma Serap Karamollaoğlu, Kur'an Işığında Belâgat Dersleri Meânî İlmi)

Veciz ifade kastına matuf  اَصْحَابُ الْمَشْـَٔمَةِ  izafeti müsnedün ileyh,  مَٓا اَصْحَابُ الْمَشْـَٔمَةِۜ  cümlesi müsneddir.

Haber konumundaki cümle, istifham üslubunda talebî inşâî isnaddır. İsim cümlesi formunda gelen cümlede istifham ismi  مَٓا  mübteda,  اَصْحَابُ الْمَشْـَٔمَةِ  izafeti haberdir. Haberin izafet formunda gelmesi veciz ifade kastı yanında tahkir içindir.

İstifham üslubunda olmasına rağmen terkib, soru anlamında değildir. Cümle, vaz edildiği anlamdan dışında yergi ve tahkir anlamına gelmesi nedeniyle mecaz-ı mürsel mürekkebdir. Ayrıca istifhamda tecâhül-i ârif sanatı söz konusudur.

İstifham uslûbu, amel defterleri sollarından verilenlerin Allah Teâlâ nezdindeki itibarsız konumlarını haber üslubundan daha etkili bir şekilde  ifade etmiştir.

فَاَصْحَابُ الْمَيْمَنَةِ مَٓا اَصْحَابُ الْمَيْمَنَةِ  şeklindeki 8. ayet ve  وَاَصْحَابُ الْمَشْـَٔمَةِ مَٓا اَصْحَابُ الْمَشْـَٔمَةِ  şeklindeki 9.ayet arasında mukabele sanatı vardır.

الْمَيْمَنَةِۜ  الْمَشْـَٔمَةِۜ  kelimeleri arasında tıbâk-ı îcab sanatı vardır.   

اَصْحَابُ - الْمَشْـَٔمَةِ  kelimelerinin tekrarında ıtnâb ve reddü’l-acüz ale’s-sadr sanatları vardır.