Hicr Sûresi 74. Ayet

فَجَعَلْنَا عَالِيَهَا سَافِلَهَا وَاَمْطَرْنَا عَلَيْهِمْ حِجَارَةً مِنْ سِجّ۪يلٍۜ  ...

Hemen onların altını üstüne getirdik. Üzerlerine de balçıktan pişirilmiş taşlar yağdırdık.
 
Sıra Kelime Anlamı Kökü
1 فَجَعَلْنَا ve getirdik ج ع ل
2 عَالِيَهَا üstünü ع ل و
3 سَافِلَهَا altına س ف ل
4 وَأَمْطَرْنَا ve yağdırdık م ط ر
5 عَلَيْهِمْ üzerlerine
6 حِجَارَةً taşlar ح ج ر
7 مِنْ
8 سِجِّيلٍ çamurdan pişmiş س ج ل
 

Nihayet ortalık aydınlanırken, yani hiç beklemedikleri bir saatte korkunç ses onları yakalayıverdi! Ardından ülkeleri harap oldu, üzerlerine pişmiş çamurdan oluşan taşlar yağdı. Böylece Allah’a âsi olup peygamberin ikazlarını ciddiye almadan, hiçbir değer yargısı tanımadan, yüz kızartıcı ahlâksızlıkları bile hayasızca ve fütursuzca işlemekte ısrar eden bir toplumun âkıbeti ortaya konmuştur (krş. A‘râf 7/80-84; Hûd 11/69-83; Şuarâ 26/160-173; Neml 27/54-58).

Kaynak :Kur’an Yolu Tefsiri Cilt: 3 Sayfa: 361

 

فَجَعَلْنَا عَالِيَهَا سَافِلَهَا وَاَمْطَرْنَا عَلَيْهِمْ حِجَارَةً مِنْ سِجّ۪يلٍۜ

 

Fiil cümlesidir.  فَ  atıf harfidir.  جَعَلْنَا  sükun üzere mebni mazi fiildir. Mütekellim zamiri  نَا  fail olarak mahallen merfûdur.

عَالِيَهَا  mef’ûlun bih olup fetha ile mansubdur. Muttasıl zamir  هَا  muzâfun ileyh olarak mahallen mecrurdur.

سَافِلَهَا  ikinci mef’ûlun bih olup fetha ile mansubdur. Muttasıl zamir  هَا  muzâfun ileyh olarak mahallen mecrurdur.

وَ  atıf harfidir.  اَمْطَرْنَا  sükun üzere mebni mazi fiildir. Mütekellim zamiri  نَا  fail olarak mahallen merfûdur.

عَلَيْهَا  car mecruru  اَمْطَرْنَا  fiiline müteallıktır.  حِجَارَةً  mef’ûlun bih olup fetha ile mansubdur.

مِنْ سِجّ۪يلٍ  car mecruru  حِجَارَةً ’in mahzuf sıfatına müteallıktır.

عَالِيَهَا kelimesi sülâsî mücerred olan  علو  fiilinin ism-i failidir.

سَافِلَهَا  kelimesi sülâsî mücerred olan  سفل  fiilinin ism-i failidir.

İsm-i fail, eylemi yapan ve gerçekleştiren demektir. Geçici olarak o sıfatı yüklenen isimdir. İsm-i fail; hem varlığa (zata) hem de onun sıfatına delalet eden kelimelerdir. (Arapça Dilbilgisi Ayetlerle Nahiv Bilgisi)

 

فَجَعَلْنَا عَالِيَهَا سَافِلَهَا وَاَمْطَرْنَا عَلَيْهِمْ حِجَارَةً مِنْ سِجّ۪يلٍۜ

 

Ayet, önceki ayete  فَ  ile atfedilmiştir.

Müspet mazi fiil sıygasında faide-i haber ibtidaî kelamdır.

Aynı üslupta gelen  وَاَمْطَرْنَا عَلَيْهَا حِجَارَةً  cümlesi makabline matuftur.

Ayette fiiller mazi sıygada gelerek hudûs, sebat, temekkün ve istikrar ifade etmiştir. (Vakafat, S.107)

“Oranın üstünü” yani şehrin, yahut köylerin üstünü “altına getirdik” , yani ters döndü.

عَالِيَهَا  ile  سَافِلَهَا  kelimeleri arasında tıbâk-ı îcab sanatı vardır.

حِجَارَةً  ve  سِجّ۪يلٍۙ  kelimelerindeki tenvin nev, kesret ve tazim ifade eder. Bu kelimeler arasında mürâât-ı nazîr sanatı vardır.

حِجَارَةً مِنْ سِجّ۪يلٍ  taşlaşmış çamurdan ya da üzerinde sicil yazısı bulunan çamur demektir. Bunların geniş açıklaması Hûd Suresinde geçmiştir. (Beyzâvî)

Hayırlı işlerde  مَطَرَ , azapta ise  اَمْطَرَ  fiili kullanılır. (Müfredat)

Ayetteki zamir Hazret-i Lût'un kavminin şehir ve kasabalarına râcidir. (Nesefî, Medâriku’t Tenzîl Ve Hakâîku’t Te’vîl)