وَبُرِّزَتِ الْجَح۪يمُ لِلْغَاو۪ينَۙ
وَبُرِّزَتِ الْجَح۪يمُ لِلْغَاو۪ينَۙ
Ayet atıf harfi وَ ‘la makabline matuftur.
بُرِّزَتِ fetha üzere mebni, meçhul mazi fiildir. تِ te’nis alametidir.
الْجَح۪يمُ naib-i fail olup lafzen merfûdur. لِلْغَاو۪ينَ car mecruru بُرِّزَتِ fiiline mütealliktir.
لِلْغَاو۪ينَ kelimesi, sülâsi mücerredi غوي olan fiilin ism-i failidir.
İsm-i fail; eylemi yapan ve gerçekleştiren demektir. Geçici olarak o sıfatı yüklenen isimdir. İsm-i fail; hem varlığa (zata) hem de onun sıfatına delalet eden kelimelerdir. (Arapça Dilbilgisi Ayetlerle Nahiv Bilgisi)
بُرِّزَتِ fiili sülâsî mücerrede bir harf ilave edilerek mezid yapılan fiillerdendir. Tef’il babındandır. Sülâsîsi برز ’dir.
Bu bab fiile çokluk (fiilin, failin veya mef‘ûlun çokluğu), bir tarafa yönelme, mef'ûlü herhangi bir vasfa nispet etmek, gidermek, bir terkibi kısaltmak, eylemin belli bir zaman diliminde meydana gelmesi, özneyi fiilin türediği şeye benzetmek, sayruret, isimden fiil türetmek, hazır olmak, bir şeyin aralıklarla tekrarlanması manalarını katar.
وَبُرِّزَتِ الْجَح۪يمُ لِلْغَاو۪ينَۙ
Ayet atıfla önceki ayete matuftur. Müspet mazi fiil sıygasında faide-i haber ibtidaî kelamdır. Atıf sebebi tezattır.
Mazi fiil sebata, temekkün ve istikrara işaret eder. (Hâlidî, Vakafat, s. 107)
بُرِّزَتِ fiili meçhul bina edilmiştir. Meçhul bina edilen fiillerde mef’ûle dikkat çekme kastı vardır. Çünkü malum bina edildiğinde mef’ûl olan kelime meçhul binada naib-i fail olur.
Meçhul bina, naib-i failin bu fiilde bir dahli olmadığına da işaret eder. (Dr. Adil Ahmet Sâbir er-Ruveynî, Teemmülat fi Sûret-i İbrahim, s. 127)
اُزْلِفَتِ الْجَنَّةُ لِلْمُتَّق۪ينَۙ şeklindeki önceki ayetle bu ayet arasında mukabele sanatı vardır. (Fatma Serap Karamollaoğlu, Kur’an Işığında Belâgat Dersleri Bedî’ İlmi)
جَنَّةُ - جَح۪يمُ kelimeleri arasında tıbâk-ı îcab, مُتَّق۪ينَۙ - غَاو۪ينَۙ ve اُزْلِفَتِ (Yaklaştırıldı) - بُرِّزَتِ (çıkarıldı) kelimeleri arasında tıbâk-ı hafî sanatı vardır.
Azgınlardan maksat kâfirlerdir. (Nesefî, Medâriku’t Tenzîl Ve Hakâîku’t Te’vîl)