اِنَّا كُلَّ شَيْءٍ خَلَقْنَاهُ بِقَدَرٍ
اِنَّا كُلَّ شَيْءٍ خَلَقْنَاهُ بِقَدَرٍ
İsim cümlesidir. اِنَّ tekid harfidir. İsim cümlesinin önüne gelir. İsmini nasb haberini ref eder. نَا mütekellim zamiri اِنَّ ’nin ismi olarak mahallen mansubtur.
كُلَّ mahzuf fiilin mef’ûlun bihi olup fetha ile mansubdur. شَيْءٍ muzâfun ileyh olup kesra ile mecrurdur.
خَلَقْنَاهُ fiili اِنَّ ‘nin haberi olarak mahallen merfûdur. خَلَقْنَاهُ sükun üzere mebni mazi fiildir. Mütekellim zamiri نا fail olarak mahallen merfûdur. Muttasıl zamir هُ mef’ûlun bih olarak mahallen mansubdur. بِقَدَرٍ car mecruru mahzuf hale mütealliktir.
اِنَّا كُلَّ شَيْءٍ خَلَقْنَاهُ بِقَدَرٍ
Ayet istînâfiyye olarak fasılla gelmiştir. اِنَّ ile tekid edilmiş, sübut ve istimrar ifade eden isim cümlesi, faide-i haber inkârî kelamdır. Veciz ifade kastına matuf كُلَّ شَيْءٍ izafeti, iştigal üzere, takdiri خَلَقْنَا olan mahzuf fiilin mef’ûlüdür.
Mef’ûlün fiilden önce gelip, fiilin sonunda bu mef’ûle aid bir zamir bulunması iştigaldir. (Meral Çörtü, Arapça Dilbilgisi Nahiv)
خَلَقْنَاهُ بِقَدَرٍ cümlesi , اِنَّ ‘nin haberidir. Müspet mazi fiil sıygasında faide-i haber ibtidaî kelamdır. Cümlede müsnedin mazi fiil sıygasında cümle olarak gelmesi hükmü takviye, hudûs, temekkün ve istikrar ifade etmiştir. Fiil azamet zamirine isnadla tazim edilmiştir.
Mazi fiil sebat, temekkün ve istikrar ifade eder. (Hâlidî, Vakafât, s. 107)
بِقَدَرٍ car mecruru, كُلَّ شَيْءٍ ‘den mahzuf hale mütealliktir. Halin hazfi, îcâz-ı hazif sanatıdır.
شَيْءٍ ‘deki nekrelik, kesret ve nev ifade eder. İsim cümlelerinin asıl kuruluş sebebi; müsnedin, müsnedün ileyh için sabit olduğunu ifade etmektir. İsim cümlesinin haberi müfred ya da isim cümlesi olursa asıl konulduğu mana olan sübutu veya bazı karinelerle istimrarı (devamlılığı) ifade eder. İstimrar ifadesi daha çok medh ve zem durumlarında olur. (Fatma Serap Karamollaoğlu, Kur'an Işığında Belâgat Dersleri Meânî İlmi)
Yalnızca bir isim cümlesi bile devam ve sübut ifade ettiğinden bu ve benzeri cümleler, اِنَّ , isim cümlesi ve isnadın tekrarı sebebiyle üç katlı bir tekid ve yerine göre de tahsis ifade eden çok muhkem/sağlam cümlelerdir. (Elmalılı Kadr/1.)
Ayet-i kerîme’de geçen كُلَّ شَيْءٍ ‘in mukadder bir fiil ile mansubdur ki, onu da خَلَقْنَا fiili açıklamaktadır. Ayrıca بِقَدَرٍ car mecruru كُلَّ ‘den haldir. Her şeyi takdir edilmiş olarak yarattık demektir. Ayet-i kerîme’de geçen كُلَّ , bir kıraatta mübteda olarak ref ile okunmuştur. Haberi ise خَلَقْنَاهُ ’dur. (Celâleyn Tefsiri)
كُلَّ شَيْءٍ (her şey) ifadesi, kendisini takip eden خَلَقْنَاهُ (yaratmışızdır) fiilinin açıkladığı gizli bir fiille mansūbdur. Merfû olarak كُلّ شَيْءٍ şeklinde de okunmuştur. قَدَر ve قَدر kelimeleri ölçüp biçme anlamındadır. Âyette her iki şekilde de okunmuştur; yani her şeyi ilâhi hikmetin gerektirdiği biçimde ölçülü, muhkem ve düzenli olarak yarattık. Yahut Levh-i Mahfûz’da takdir edildiği ve yazıldığı biçimde yarattık. Her şey meydana gelmeden önce tarafımızca malum olup onun nasıl ve ne zaman olacağını bilmekteyiz. (Keşşâf)
الخَلْقُ kelimesi aslında arzu edilen bir şekilde bir zat yaratmaktır. Zatları yaratmak konusunda hakiki manada kullanılır. Diğerlerinden farklılık ve belirginlik konusunda zatlara benzediği için mecazen manalar için de kullanılır. (Âşûr)