Kalem Sûresi 32. Ayet

عَسٰى رَبُّنَٓا اَنْ يُبْدِلَنَا خَيْراً مِنْهَٓا اِنَّٓا اِلٰى رَبِّنَا رَاغِبُونَ  ...

“Umulur ki, Rabbimiz bize bunun yerine daha iyisini verir. Çünkü biz artık Rabbimizi arzulayanlarız.”
 
Sıra Kelime Anlamı Kökü
1 عَسَىٰ belki ع س ي
2 رَبُّنَا Rabbimiz ر ب ب
3 أَنْ
4 يُبْدِلَنَا bize onun yerine verir ب د ل
5 خَيْرًا daha iyisini خ ي ر
6 مِنْهَا ondan
7 إِنَّا elbette biz
8 إِلَىٰ
9 رَبِّنَا Rabbimizi ر ب ب
10 رَاغِبُونَ arzulayanlarız ر غ ب
 

عَسٰى رَبُّنَٓا اَنْ يُبْدِلَنَا خَيْراً مِنْهَٓا


عَسٰى  nakıs, mebni mazi fiildir.  رَبُّنَٓا  kelimesi  عَسٰى ’nın ismi olup mukadder damme ile merfûdur. Mütekellim zamiri  نَٓا  muzâfun ileyh olarak mahallen mecrurdur.  

اَنْ  muzariyi nasb ederek manasını masdara çeviren harftir.

اَنْ  ve masdar-ı müevvel,  عَسٰى ’nın haberi olarak mahallen mansubdur. يُبْدِلَنَا  fetha ile mansub muzari fiildir. Mütekellim zamiri  نَا  meful olarak mahallen mansubdur. خَيْراً  mef’ûlun bih olup fetha ile mansubdur.  مِنْهَٓا  car mecruru  خَيْراً ‘a mütealliktir.

 

 اِنَّٓا اِلٰى رَبِّنَا رَاغِبُونَ

 

İsim cümlesidir.  اِنَّ  tekid harfidir. İsim cümlesinin önüne gelir. İsmini nasb haberini ref eder. 

نَا  mütekellim zamiri  اِنَّ ’nin ismi olarak mahallen mansubtur.  اِلَى اللّٰهِ  car mecruru  رَاغِبُونَ۟ ’ye mütealliktir.  رَاغِبُونَ  kelimesi  اِنَّ ’nin haberi olup ref alameti  وَ ’dır. Cemi müzekker kelimeler harfle îrablanır.

رَاغِبُونَ۟  kelimesi sülâsî mücerred olan  رغب  fiilinin ism-i failidir.

İsm-i fail; eylemi yapan ve gerçekleştiren demektir. Geçici olarak o sıfatı yüklenen isimdir. İsm-i fail; hem varlığa (zata) hem de onun sıfatına delalet eden kelimelerdir. (Arapça Dilbilgisi Ayetlerle Nahiv Bilgisi)

 

عَسٰى رَبُّنَٓا اَنْ يُبْدِلَنَا خَيْراً مِنْهَٓا 


Ayet istînâfiyye olarak fasılla gelmiştir. Fasıl sebebi, kemâl-i ittisâldir. Önceki ayetteki mekulü’l-kavlin devamıdır. 

Terecci manalı nakıs fiil  عَسَى ’nın dahil olduğu cümle gayr-ı talebî inşâî isnaddır.

Tereccî, husûlu arzu edilen ve sevilen, imkân dahilinde olan bir şeyin istenmesidir. 

“Umulur ki” anlamında olan bu harf, Allah Teâlâ’ya isnad edildiğinde “...olsun diye, ...olması için” şeklinde tercüme edilir. Dolayısıyla cümle vaz edildiği inşâ formundan çıktığı için mecaz-ı mürsel mürekkebdir.

عَسٰى  fiili Allah Teâlâya isnad edildiğinde gereklilik ifade eder, kulların kelamında ise ümit ve arzu ifade eder, Allah’a nispeti kesinlik, kullara nisbeti şek ve zanna dayanan nisbettir. (Celâleddin es-Suyûtî, c. 1, s. 53)

عَسٰى ‘nın ismi olan  رَبَّنَا  veciz ifade kastına matuf olarak izafet formunda gelmiştir. Bu izafette bahçe sahiplerinin, Rabb ismini kendilerine ait zamire muzâf yapmalarında, Allah’ın rububiyet vasfına sığınma isteklerine işaret vardır. 

Masdar harfi  اَنْ  ve akabindeki  يُبْدِلَنَا خَيْراً مِنْهَٓا  cümlesi, masdar teviliyle  عَسٰى ’nın haberi konumundadır. Masdar-ı müevvel, muzari fiil sıygasında faide-i haber ibtidaî kelamdır.

Cümlede müsnedin muzari fiil olarak gelmesi hükmü takviye, hudûs ve teceddüt ifade eder. Muzari fiil tecessüm özelliği sayesinde muhatabın muhayyilesini harekete geçirerek olayı daha iyi anlamasını sağlar.

Muzari fiilin geldiği hallerde çoğunlukla bu gaye mevcuttur. Muzari fiilin kullanımıyla sahne muhatabın gözünde sanki o anda canlanır. Bu da insanı etkiler. (Fatma Serap Karamollaoğlu, Kur'an Işığında Belâgat Dersleri Meânî İlmi)

İkinci mefûl olan  خَيْراً ‘ın nekre gelişi, nev ve tazim ifade eder.


 اِنَّٓا اِلٰى رَبِّنَا رَاغِبُونَ


Ta’liliyye olarak fasılla gelen cümlenin fasıl sebebi şibh-i kemâl-i ittisâldir. Ta’lil cümleleri ıtnâb sanatı babındandır.

اِنَّ  ile tekid edilmiş, sübut ve istimrar ifade eden isim cümlesi faide-i haber inkâri kelamdır.

Cümlede takdim-tehir sanatı vardır. Car mecrur  اِلٰى رَبِّنَا , ihtimam için amili olan  رَاغِبُونَ ‘ye takdim edilmiştir

اِنَّٓ ’nin haberi olan  رَاغِبُونَ۟ , ism-i fail vezninde gelerek bu özelliğin istimrar ve istikrarına işaret etmiştir.

İsim cümlesindeki ism-i fail istimrar ifade eder. (Fatma Serap Karamollaoğlu, Kur'an Işığında Belâgat Dersleri Meânî İlmi)

İsm-i fail sübuta, istikrara ve sıfatın mevsûfa olan bağlılığına delalet eder. (Halidî, Vakafat, s. 80)

رَبِّنَا  izafetinde, bahçe sahiplerinin Rabb ismini tekrarlayarak kendilerine ait zamire muzâf yapmalarında, Allah’ın rububiyet vasfına sığınma isteklerinin şiddetine işaret vardır. Bu tekrarda ıtnâb ve reddü’l-acüz ale’s-sadr sanatları vardır.

İsim cümleleri sübut ifade eder. İsim cümlelerinin asıl kuruluş sebebi; müsnedin, müsnedün ileyh için sabit olduğunu ifade etmektir. İsim cümlesinin haberi müfred ya da isim cümlesi olursa, asıl konulduğu mana olan sübutu veya bazı karînelerle istimrarı (devamlılığı) ifade eder. İstimrar ifadesi daha çok medh ve zem durumlarında olur. (Fatma Serap Karamollaoğlu, Kur'an Işığında Belâgat Dersleri Meânî İlmi)

اِنَّٓا اِلٰى رَبِّنَا رَاغِبُونَ  cümlesindeki tekid bu yönelişin önemi içindir. (Âşûr)

[Şüphesiz biz Rabbimize yönelenleriz] affını umanlar, hayrını isteyenleriz.  اِلٰى رَبِّنَا 'daki  اِلٰى  edatı rağbetin sonuna işaret etmektedir (gaye mugayyaya dahildir) ya da (rağbet) rücu manasını içerdiği içindir. (Beyzâvî)