Meâric Sûresi 35. Ayet

اُو۬لٰٓئِكَ ف۪ي جَنَّاتٍ مُكْرَمُونَۜ ۟  ...

İşte onlar cennetlerde ikram göreceklerdir.
 
Sıra Kelime Anlamı Kökü
1 أُولَٰئِكَ işte onlar
2 فِي
3 جَنَّاتٍ cennetlerde ج ن ن
4 مُكْرَمُونَ ağırlanırlar ك ر م
 

Bu âyetler, insanın ahlâkını yukarıda sıralanan olumsuz eğilimlerden temizlemenin veya onların etkisini kırmanın yolunu göstermektedir. Bu yol, kısaca âhiret inancıyla desteklenen güçlü bir sorumluluk duygusu geliştirmek, ibadet ve ahlâk alanında olumlu ve yapıcı davranışlar sergilemektir. Burada sıralanan davranışlar düzenli namaz kılmak, malında yoksulların hakkı bulunduğunu bilip onu ehline ödemek, âhiret kaygısı taşımak, namuslu ve iffetli olmak, emanete sadakat göstermek, şahitlikte yalan söylemekten sakınmaktır. Âyetlerin üslûbundan anlaşıldığına göre bu güzel işlerle ilgili ifade tahdîdî değil tâdâdîdir, yani bunlar örneklerdir; duruma, zamana, mekâna, imkân ve şartlara göre bu ödevlerin sayısı değişebilir. Önemli olan, kişinin 19. âyetteki deyimiyle tabiatının tahammülsüzlüğünü, nankörlük ve bencilliğini yenme iradesi gösterebilmesi, ibadetler ve ahlâkî davranışlarla ilkel kusurlarını giderip kişiliğini zenginleştirmesidir. 

 


Kaynak :  Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 5 Sayfa: 458
 

اُو۬لٰٓئِكَ ف۪ي جَنَّاتٍ مُكْرَمُونَۜ ۟


İsim cümlesidir.  اُو۬لٰٓئِكَ  işaret zamiri mübteda olarak mahallen merfûdur.  ف۪ي جَنَّاتٍ  car mecruru  اُو۬لٰٓئِكَ ‘nin mahzuf haberine mütealliktir. 

مُكْرَمُونَ  ikinci haber olup ref alameti و ‘dır. Cemi müzekker salim kelimeler harfle îrablanır.

مُكْرَمُونَ  kelimesi; sülâsî mücerrede bir harf ilave edilerek mezid yapılan  إِفْعَال  babının ism-i mef’ûlüdür.

 

اُو۬لٰٓئِكَ ف۪ي جَنَّاتٍ مُكْرَمُونَۜ ۟


Beyanî istînâf olarak fasılla gelen cümlenin fasıl sebebi şibh-i kemâl-i ittisâldir.

Mübteda ve haberden müteşekkil sübut ve istimrar ifade eden isim cümlesi faide-i haber ibtidaî kelamdır.

Müsnedün ileyhin işaret ismiyle marife olması tazim ifadesinin yanında sonraki habere dikkat çekmek ve tembih içindir.

Cümlede îcâz-ı hazif sanatı vardır. Car mecrur  ف۪ي جَنَّاتٍ ’in müteallakı olan birinci haber mahzuftur. İsm-i mef’ûl vezninde gelen  مُكْرَمُونَ , ikinci haberdir. 

İşte bunlar anılan üstün niteliklerle nitelenenler, kadri tam olarak takdir edilemeyen, aslı idrak edilmeyen cennetlerde yerleşmişlerdir, ebedî sevapla, sonsuz mükafatla ikram olunacaklardır. Sanki oradaki ikram, onlar için şu anda mevcuttur. (Rûhu’l Beyân)