وَالْاَرْضَ بَعْدَ ذٰلِكَ دَحٰيهَاۜ
Öldükten sonra dirilmeyi inkâr edenlerin dikkatleri, yeri ve göğü ile evrene çevrilerek, böylesine geniş ve kompleks olan, düzenli ve uyumlu işleyen varlıklar dünyasını yaratan kudretin insanları da öldükten sonra tekrar diriltebileceğine işaret edilmiştir. Başka bir âyette göklerin ve yerin yaratılmasının insanların yaratılmasından daha büyük bir olay olduğu açıkça ifade buyurulmuştur (Mü’min 40/57). Allah’ın gökleri direksiz yaratması (bk. Ra‘d 13/2), geceyi zifiri karanlık, gündüzü ise aydınlık kılması (Bakara 2/164; Nebe’ 78/10-11), yeryüzünü üzerinde yaşanacak bir şekilde yaratıp gerek insanların gerekse hayvanların beslenmesi için her türlü nimetlerle donatması O’nun sonsuz kudretini ve öldükten sonra insanları diriltebileceğini gösteren çok sayıdaki kanıtlardan bazılarıdır.
وَالْاَرْضَ بَعْدَ ذٰلِكَ دَحٰيهَاۜ
وَ istînâfiyyedir. الْاَرْضَ iştigal üzere mahzuf fiilin mef’ûlun bihi olup fetha ile mansubdur. Takdiri, دَحٰي (Döşedi) şeklindedir. Sonrasındaki دَحٰيهَا fiili onu tefsir eder.
Mef’ûl fiilden önce gelir ve fiilin sonunda da bu mef’ûle ait bir zamir bulunursa buna iştigal denir. (M.Meral Çörtü, Nahiv, s.282)
بَعْدَ zaman zarfı mahzuf دَحٰي ‘ya mütealliktir. İşaret ismi ذٰلِكَ muzâfun ileyh olarak mahallen mecrurdur. ل harfi buud, yani uzaklık belirten harf, ك ise muhatap zamiridir.
دَحٰيهَا elif üzere mukadder fetha ile mebni mazi fiildir. Faili müstetir olup takdiri هو ‘dir. Muttasıl zamir هَا mef’ûlun bih olarak mahallen mansubdur.وَالْاَرْضَ بَعْدَ ذٰلِكَ دَحٰيهَاۜ
وَ , istînâfiyyedir. Ayette îcâz-ı hazif sanatı vardır. الْاَرْضَ , takdiri دَحٰي olan mahzuf fiilin mef’ûlüdür. Bu takdire göre cümle, müspet mazi fiil sıygasında faide-i haber ibtidaî kelamdır.
بَعْدَ zaman zarfı, mahzuf fiil دَحٰي ’ya mütealliktir. ذٰلِكَ ism-i işareti, muzafun ileyh olarak mahallen mecrurdur. İsm-i işaret, işaret edileni göz önüne koyarak onu net bir şekilde gösterip uzağı işaret eden özelliğiyle onun önemini belirtmiştir. İşaret isminde istiare vardır. Tecessüm ve cem’ ve bu ayette tazim ifade eden ذٰلِكَ ile gece ve gündüzün yaratılışına işaret edilmiştir.
Bilindiği gibi işaret ismi, mahsus şeyler için kullanılır. Ama burada olduğu gibi aklî şeyler için kullanıldığında istiare olur. Câmi’; her ikisinde de “vücudun tahakkuku”dur. (Fatma Serap Karamollaoğlu, Kur'an Işığında Belâgat Dersleri Beyan İlmi)
دَحٰيهَاۜ cümlesi tefsiriyye olarak fasılla gelmiştir. Fasıl sebebi şibh-i kemâl-i ittisâldir. Müspet mazi fiil sıygasında faide-i haber ibtidaî kelamdır. Cümledeki mazi fiiller temekkün ve istikrar ifade etmiştir.
Mazi fiil sebata, temekkün ve istikrara işaret eder. (Hâlidî, Vakafât, S.107)