Hicr Sûresi 64. Ayet

وَاَتَيْنَاكَ بِالْحَقِّ وَاِنَّا لَصَادِقُونَ  ...

“Biz, sana gerçeği getirdik. Şüphesiz biz doğru söyleyenleriz.”
 
Sıra Kelime Anlamı Kökü
1 وَأَتَيْنَاكَ ve sana getirdik ا ت ي
2 بِالْحَقِّ gerçeği ح ق ق
3 وَإِنَّا ve biz elbette
4 لَصَادِقُونَ doğru söyleyenleriz ص د ق
 
Melekler, Lût’un kaygısını gidermek üzere, gerek kendisi gerekse öteki müminler için korkulacak bir şey olmadığını; insanların yani inkârcı kavminin, kendilerine haber verilip uyarıldıklarında kuşkuyla karşılayıp reddettikleri (Zemahşerî, II, 316) felâketi gerçekleştirmek üzere Allah tarafından gönderildiklerini, böylece gerçeği getirdiklerini yani Allah’ın, inkârcılıkları sebebiyle müstahak olanlar için hükmettiği belânın gerçek olduğunu ispatlamak için geldiklerini haber verdiler; ardından da Hz. Lût’un ve ona iman eden yakınlarının söz konusu felâketten kurtulabilmeleri için yapmaları gerekeni bildirdiler.

Kaynak :Kur’an Yolu Tefsiri Cilt: 3 Sayfa: 360
 

وَاَتَيْنَاكَ بِالْحَقِّ وَاِنَّا لَصَادِقُونَ

 

Fiil cümlesidir. وَ  atıf harfidir.  اَتَيْنَاكَ  sükun üzere mebni mazi fiildir. Mütekellim zamiri  نَا  fail olarak mahallen merfûdur.

Muttasıl zamir  كَ  mef’ûlun bih olarak mahallen mansubtur.  بِالْحَقِّ  car mecruru  اَتَيْنَاكَ  fiiline müteallıktır.

وَ  atıf harfidir. Matuf ve matufun aleyhin hükümde ortak olduğunu belirtir. İkisi arasında tertip olduğunu göstermez. Vav ile yapılan atıfta matuf ve matufun aleyh yer değiştirebilir. (Arapça Dilbilgisi Ayetlerle Nahiv Bilgisi) 

اِنَّ  tekid harfidir. İsim cümlesinin önüne gelir. İsmini nasb haberini ref eder.  

نَا  mütekellim zamiri  اِنَّ ’nin ismi olarak mahallen mansubdur. 

لَ  harfi  اِنَّ ’nin haberinin başına gelen lam-ı muzahlakadır. 

صَادِقُونَ  kelimesi  اِنَّ ’nin ismi olup ref alameti  وَ ‘dır.

Cemi müzekker isimler harfle îrablanırlar. 

صَادِقُونَ  kelimesi sülâsî mücerred olan  صدق  fiilinin ism-i failidir.

İsm-i fail; eylemi yapan ve gerçekleştiren demektir. Geçici olarak o sıfatı yüklenen isimdir. İsm-i fail; hem varlığa (zata) hem de onun sıfatına delalet eden kelimelerdir. (Arapça Dilbilgisi Ayetlerle Nahiv Bilgisi)

 

وَاَتَيْنَاكَ بِالْحَقِّ 

 

Atıfla gelen ayetin ilk cümlesi, müspet mazi fiil sıygasında faide-i haber ibtidaî kelamdır.

Car mecrur  بِالْحَقِّ , fiilin failinin mahzuf haline müteallıktır. Takdiri;  ملتبسين بالحقّ  [Hakka bürünerek] şeklindedir.

Kelbî, buradaki  الْحَقِّ sözüne “hakkı, yani azabı getirdik” anlamını verirken, bunun, “kendisinde şüphe edilmeyen kati, yakın, gerçek iş” anlamında olduğu da söylenmiştir ki bu iş, o topluluklara gelecek olan azaptır. Daha sonra melekler, bu tekidli sözü de, “Biz, şüphesiz doğru söyleyenleriz” sözüyle tekid etmişlerdir. (Fahreddin er-Râzî)

63-64. Ayetlerde Cenab-ı Hak  جاء  ve  اتى  kelimelerini ayrı anlamlarda kullanmıştır. جاء  kelimesiyle gözle görülen azabı,  اتى  kelimesiyle de bunun hilafına gözle görülmeyen hakkı ifade etmiştir. (İtkan s.542)


 وَاِنَّا لَصَادِقُونَ

 

وَ  atıf harfidir. Cümle makabline matuftur. Atıf sebebi hükümde ortaklıktır.  اِنَّٓ  ve lam-ı muzahlaka olmak üzere iki unsurla tekid edilmiş isim cümlesi, faide-i haber inkârî kelamdır.

Yalnızca bir isim cümlesi bile devam ve sübut ifade ettiğinden bu ve benzeri cümleler,  اِنَّ , isim cümlesi ve lam-ı muzahlaka sebebiyle üç katlı tekid ifade eden çok muhkem/sağlam cümlelerdir. 

İsim cümleleri sübut ifade eder. Asıl kuruluş sebebi; müsnedin, müsnedün ileyh için sabit olduğunu ifade etmektir. İsim cümlesinin haberi müfred ya da isim cümlesi olursa, asıl konulduğu mana olan sübutu veya bazı karînelerle istimrarı (devamlılığı) ifade eder. İstimrar ifadesi daha çok medh ve zem durumlarında olur. (Fatma Serap Karamollaoğlu, Kur’an Işığında Belâgat Dersleri Meânî İlmi)

Melekler, kendilerine inandırmak için doğru söylediklerini iki tekid içeren cümle ile ifade etmişlerdir.

اِنَّ ’nin haberinin ism-i fail kalıbıyla gelmesi durumun devamlılığına işaret etmiştir.

İsim cümlesindeki ism-i fail istimrar ifade eder. (Fatma Serap Karamollaoğlu, Kur’an Işığında Belâgat Dersleri Meânî İlmi) 

İsim cümlesinin anlamında sabitlik ve devamlılık, fiil cümlesinin anlamında ise yenilenme ve tekrarlanma vardır. Şayet hem devamlılık hem fiilin tekrarı ve yenilenmesi kastediliyorsa, isim cümlesi fiil cümlesine atfedilebilir. Bunun aksi de mümkündür. Mesela, fiil cümlesinden fiilin zaman zaman yenilendiğini, isim cümlesinden ise başlayıp halen devam ettiği kastediliyorsa aralarında atıf yapılabilir (Sevinç Resul, Arapçada Cümle Yapısı, 2010, S. 190-191)