A'râf Sûresi 192. Ayet

وَلَا يَسْتَط۪يعُونَ لَهُمْ نَصْراً وَلَٓا اَنْفُسَهُمْ يَنْصُرُونَ  ...

Hâlbuki onlar (edindikleri ilâhlar) ne onlara yardım edebilirler, ne de kendilerine yardım edebilirler.
 
Sıra Kelime Anlamı Kökü
1 وَلَا
2 يَسْتَطِيعُونَ güçleri yetmez ط و ع
3 لَهُمْ onlara
4 نَصْرًا yardım etmeye ن ص ر
5 وَلَا ne de
6 أَنْفُسَهُمْ kendilerine ن ف س
7 يَنْصُرُونَ yardım edebilirler ن ص ر
 

Müşriklerin tevhid ilkesine aykırı her türlü inançlarını çürüten kanıtların ortaya konduğu bu iki âyette ulûhiyyetin en başta gelen üç özelliğinin söz konusu edildiği görülmektedir: Yaratıcılık, lutufkârlık ve kendi kendine yeterlilik. Öncelikle –başka bir şeyi yaratmak şöyle dursun– kendisi yaratılmış olan bir varlık Tanrı olamaz; ikinci olarak Allah, her türlü yardım taleplerine cevap verecek kadar zengin, lutufkâr, cömert ve merhametlidir. O’nun dışında hiçbir varlık bu yetkinliklere sahip olamadığı için tanrılığa da lâyık olamaz. Nihayet kendi kendine yeterli olup hiçbir yönden başka herhangi bir varlığın yardım ve desteğine muhtaç olmayan tek varlık Allah Teâlâ olup O’nun dışında her varlık bizzat kendisine bile yardım etmekten âciz olduğuna, şu halde kendi kendine yeterli olmadığına göre bu varlıklara tanrılık vasfı da kesinlikle yüklenemez. Böylece âyetlerdeki bu üç kanıt ile putperestlik inancının tamamıyla akıl ve mantık temelinden yoksun olduğu açıkça ortaya konmuş bulunmaktadır.

Kaynak : Kur’an Yolu Tefsiri Cilt: 2 Sayfa: 645

 

وَلَا يَسْتَط۪يعُونَ لَهُمْ نَصْراً وَلَٓا اَنْفُسَهُمْ يَنْصُرُونَ

 

Fiil cümlesidir.  وَ  atıf harfidir.  لَا  nefy harfi olup olumsuzluk manasındadır.

يَسْتَط۪يعُونَ  fiili  نَ ’un sübutuyla merfû muzari fiildir. Zamir olan çoğul  و ’ı  fail olup mahallen merfûdur.

لَهُمْ  car mecruru  نَصْراً ‘in mahzuf haline müteallıktır. 

نَصْراً  mef’ûlun bih olup fetha ile mansubtur.

وَ  atıf harfidir.  لَا  nefy harfi olup olumsuzluk manasındadır.  اَنْفُسَهُمْ  kelimesi amili  يَنْصُرُونَ  olan mukaddem mef’ûlun bihi olup fetha ile mansubtur.

Muttasıl zamir  هُمْ  muzâfun ileyh olarak mahallen mecrurdur.

يَنْصُرُونَ  fiili  نَ ’un sübutuyla merfû muzari fiildir. Zamir olan çoğul  و ’ı  fail olup mahallen merfûdur.

يَسْتَط۪يعُونَ  fiili, sülâsî mücerrede üç harf ilave edilerek mezid yapılan fiillerdendir. Fiil istif’âl babındandır. Sülâsîsi  طوع ’dir.

Bu bab fiile talep, tehavvül, vicdan, mutavaat, ittihaz ve itikat gibi anlamları katar.
 

وَلَا يَسْتَط۪يعُونَ لَهُمْ نَصْراً وَلَٓا اَنْفُسَهُمْ يَنْصُرُونَ

 

Menfi muzari fiil sıygasında faide-i haber ibtidaî kelam olan bu cümle, önceki ayetteki  يُخْلَقُونَۘ  cümlesine matuftur. Atıf sebebi hükümde ortaklıktır.

وَ ’la  يُخْلَقُونَۘ  cümlesine veya makabline matuf  وَلَٓا اَنْفُسَهُمْ يَنْصُرُونَ  cümlesinde takdim-tehir sanatı vardır.  اَنْفُسَهُمْ, amili olan  يَنْصُرُونَ  fiiline, önemine binaen takdim edilmiştir.

وَلَا يَسْتَط۪يعُونَ لَهُمْ نَصْراً  cümlesiyle  وَلَٓا اَنْفُسَهُمْ يَنْصُرُونَ  cümlesi arasında mukabele sanatı vardır.

نَصْراً - يَنْصُرُونَ  kelimeleri arasında iştikak cinası ve reddü’l-acüz ale’s-sadr sanatları vardır.