لِمَنْ شَٓاءَ مِنْكُمْ اَنْ يَتَقَدَّمَ اَوْ يَتَاَخَّرَۜ
لِمَنْ شَٓاءَ مِنْكُمْ اَنْ يَتَقَدَّمَ اَوْ يَتَاَخَّرَۜ
مَنْ müşterek ism-i mevsûl لِ harf-i ceri ile لِلْبَشَرِ ‘den bedel olarak mahallen mecrurdur. İsm-i mevsûlun sılası شَٓاءَ ‘dir. Îrabdan mahalli yoktur.
Bedel: Metbuundaki kapalılığı açıklamak ve pekiştirmek gibi sebeplerle getirilen ve irab bakımından metbuuna uyan tabidir. Bedelden önce gelen ve bedelin irabını almış olduğu kelimeye “mübdelün minh” denir.
Bedel 3 gruba ayrılır: 1. Bedel-i kül, 2. Bedel-i ba’z, 3. Bedel-i iştimâl. (Arapça Dilbilgisi Ayetlerle Nahiv Bilgisi)
شَٓاءَ fetha üzere mebni mazi fiildir. Faili müstetir olup takdiri هو ‘dir. مِنْكُمْ car mecruru شَٓاءَ fiiline mütealliktir. اَنْ ve masdar-ı müevvel amili شَٓاءَ ‘nin mef’ûlü bihi olarak mahallen mansubdur.
Fiili muzarinin başına اَنْ harfi geldiği zaman onu nasb ettiği gibi anlamını da masdara çevirmektedir. Bu tür masdarlara masdar anlamı içerdikleri için tevilli masdar (masdar-ı müevvel cümlesi) denmektedir. (Arapça Dilbilgisi Ayetlerle Nahiv Bilgisi)
يَتَقَدَّمَ fetha ile mansub muzari fiildir. Faili müstetir olup takdiri هو ‘dir. يَتَاَخَّرَ atıf harfi اَوْ ile makabline matuftur.
اَوْ atıf harfi tahyir/tercih ifade eder. Türkçedeki karşılığı “veya, yahut, yoksa” olan bu edat, iki unsur arasında (matuf-matufun aleyh) tahyir yani tercih (iki şeyden birini seçme) söz konusu olması durumlarında kullanılır. (Arapça Dilbilgisi Ayetlerle Nahiv Bilgisi)
يَتَقَدَّمَ fiili sülâsî mücerrede iki harf ilave edilerek mezid yapılan fiillerdendir تَفَعَّلَ babındadır. Sülâsîsi قدم ’dir.
يَتَاَخَّرَ fiili sülâsî mücerrede iki harf ilave edilerek mezid yapılan fiillerdendir. تَفَعَّلَ babındadır. Sülâsîsi أخر ‘dır.
Bu bab fiile mutavaat, tekellüf, ittihaz, sayruret, tecennüp (sakınma) ve talep anlamları katar.
لِمَنْ شَٓاءَ مِنْكُمْ اَنْ يَتَقَدَّمَ اَوْ يَتَاَخَّرَۜ
Mecrur mahaldeki müşterek ismi mevsûl مَنْ , önceki ayetteki لِلْبَشَرِ ’den bedeldir. Mevsûlün sılası olan شَٓاءَ مِنْكُمْ اَنْ يَتَقَدَّمَ اَوْ يَتَاَخَّرَۜ , müspet mazi fiil sıygasında faide-i haber ibtidaî kelamdır.
Bedel, atıf harfi getirilmeksizin ve tefsir ve izah maksadıyla bir kelimenin açıklanması için bir başkasının getirilmesiyle yapılan ıtnâb sanatıdır.
Harfi cer tekrarlanmıştır. مِنْكُمْ car mecruru, شَٓاءَ fiiline mütealliktir.
Masdar harfi اَنْ ve akabindeki يَتَقَدَّمَ cümlesi, masdar teviliyle شَٓاءَ fiilinin mef’ûlü konumundadır. Masdar-ı müevvel, muzari fiil sıygasında faide-i haber ibtidaî kelamdır.
Muzari fiil hudûs, teceddüt ve tecessüm ifade etmiştir. Muzari fiil tecessüm özelliği sayesinde muhatabın muhayyilesini harekete geçirerek olayı daha iyi anlamasını sağlar.
Muzari fiilin geldiği hallerde çoğunlukla bu gaye mevcuttur. Muzari fiilin kullanımıyla sahne muhatabın gözünde sanki o anda canlanır. Bu da insanı etkiler. (Fatma Serap Karamollaoğlu, Kur'an Işığında Belâgat Dersleri Meânî İlmi)
يَتَاَخَّرَ cümlesi tezat nedeniyle atıf harfi اَوْ ile يَتَقَدَّمَ cümlesine atfedilmiştir. Müspet muzari fiil sıygasında faide-i haber ibtidaî kelamdır.
يَتَاَخَّرَۜ - يَتَقَدَّمَ kelimeleri arasında tıbâk-ı îcab sanatı vardır.
Kişinin isteğinin, يَتَاَخَّرَ ve يَتَقَدَّمَ olarak açıklanması taksim sanatıdır.
Hayra koşma imkanı olduğu halde ondan geri kalanı korkutmak için demektir ya da لِمَنْ شَٓاءَ , masdar-ı müevvel اَنْ يَتَقَدَّمَ 'nin haberidir, [‘’İsteyen iman etsin, isteyen de inkâr etsin.’’] (Kehf:29) ayeti manasındadır. (Beyzâvî)
مِنْكُمْ 'deki zamir gaibden muhataba iltifattır. Çünkü cümlenin muktezâ-i zâhire uygun olarak لِمَن شاءَ مِنهم، أيْ مِنَ البَشَرِ gelmesi gerekirdi. (Âşûr)