وَجَنَّاتٍ اَلْفَافاًۜ
وَجَنَّاتٍ اَلْفَافاًۜ
وَ atıf harfidir. جَنَّاتٍ kelimesi önceki ayetteki نَبَاتاًۙ ‘e matuftur. اَلْفَافاً kelimesi جَنَّاتٍ ‘in sıfat olup fetha ile mansubdur.
Varlıkları niteleyen kelimelere sıfat denir. Arapça’da sıfatın asıl adı na’t ( النَّعَتُ )dır. Sıfatın nitelediği isme de men’ut ( المَنْعُوتُ ) denir. Bir ismi doğrudan niteleyen sıfata hakiki sıfat, dolaylı olarak niteleyen sıfata da sebebi sıfat denir.
Sıfat ile mevsuftan oluşan tamlamaya sıfat tamlaması denir. Sıfat tek kelime (isim), cümle ve şibh-i cümle olabilir. Ve sıfat birden fazla gelebilir.
Sıfat mevsûfuna: cinsiyet, adet, marifelik - nekrelik ve îrab bakımından uyar.
Sıfat iki kısma ayrılır: 1. Hakiki sıfat 2. Sebebi sıfat
Hakiki sıfat: 1- Müfred olan sıfatlar 2- Cümle olan sıfatlar olmak üzere ikiye ayrılır.
1. Müfred olan sıfatlar: Müfred olan sıfatlar genellikle ism-i fail, ism-i mef’ûl, mübalağalı ism-i fail, sıfat-ı müşebbehe, ism-i tafdil, masdar, ism-i mensub ve sayı isimleri şeklinde gelir.
Gayrı akil (akılsız çoğullar) mevsûf olarak geldiğinde sıfatını müfred müennes olarak da alır.
2. Cümle olan sıfatlar: 1- İsim cümlesi olan sıfatlar, 2- Fiil cümlesi olan sıfatlar, 3- Şibh-i cümle olan sıfatlar. (Arapça Dilbilgisi Ayetlerle Nahiv Bilgisi)
وَجَنَّاتٍ اَلْفَافاًۜ
Ayet atıf harfi وَ ’la, önceki ayetteki حَباًّ ‘e atfedilmiştir. Cihet-i camiâ, tezâyüftür. جَنَّاتٍ için sıfat olan اَلْفَافاً mevsûfunun sahip olduğu bir özelliğe işaret etmek için yapılan tetmim ıtnâbı sanatıdır.
جَنَّاتٍ ’deki nekrelik nev, tazim ve kesret ifade eder.
12. ayetten itibaren yeryüzü ve gökyüzünün yaratılış özelliklerinin sayılmasında taksim sanatı vardır. Bu ayetlerde asıl amaç Allah'ın yaratıcı kudreti sergilenerek onun yüceliğini muhataba göstermektir. Bu, idmâc sanatıdır.
جَنَّاتٍ kelimesinin اَلْفَافاًۜ ile vasıflanmasında mecaz-ı aklî vardır. Âşûr)
Sarmaş dolaş yani dalları birbirine girmiş, bürüm bürüm demektir. اَلْفَافاًۜ kelimesinin tekili yoktur; tıpkı أوزاع (bölük) ve أخياف (karışık) örneklerindeki gibi. Tekilinin لفَ olduğu da söylenmiştir. (Keşşâf)
اَلْفَافاًۜ "Sarmaş dolaş". Bu kelime لفَ kelimesinin çoğulu olup birbirine girmiş, sarmaş dolaş demektir. (Elmalılı, Âşûr)