Nebe' Sûresi 5. Ayet

ثُمَّ كَلَّا سَيَعْلَمُونَ  ...

Yine hayır; ileride bilecekler.
 
Sıra Kelime Anlamı Kökü
1 ثُمَّ sonra
2 كَلَّا hayır
3 سَيَعْلَمُونَ yakında bilecekler ع ل م
 
Nebe’ “önemli haber” demektir. Burada ise “kıyamet haberi” anlamında kullanılmıştır. Kıyamet gününde evrendeki mevcut kozmik düzenin bozulması, Allah’tan başka var olan her şeyin yok olması, öldükten sonra yeniden dirilme, hesaba çekilme vb. önemli olaylar meydana geleceği için onunla ilgili bilgilere “büyük haber” denilmiştir. “Haberden maksat kıyamet olayları değil onu bildiren Kur’an’dır veya Hz. Muhammed’in peygamberliğidir” diyenler de vardır (Ateş, X, 286; krş. Sâd 38/67). Tefsirlerde anlatıldığına göre Hz. Peygamber müşriklere Allah’ın birliğinden ve öldükten sonra dirilmenin gerçekleşeceğinden bahsedip de onlara Kur’an âyetlerini okuyunca, “Muhammed ne getirdi? Neler anlatıyor?” diye birbirlerine sormaya başlamışlar, bunun üzerine açıklanan âyetler inmiştir (Şevkânî, V, 419-420). Kaynak : Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 5 Sayfa: 535
 

ثُمَّ كَلَّا سَيَعْلَمُونَ

 

ثُمَّ  tertip ve terahi ifade eden atıf harfidir. ثُمَّ  edatı mertebe açısından terahi manasınadır. Yani; aralıklarla, zaman içinde serpiştirilerek peyderpey olabilecek durumları bildirmektedir. Matuf ve matufun aleyh arasında hem sıra olduğunu hem de fiillerin meydana gelişi arasında uzun bir sürenin bulunduğunu gösterir. Süre bakımından  فَ   harfinin zıttıdır.  ثُمَّ  ile yapılan atıfta matuf ve matufun aleyh yer değiştiremez. (Arapça Dilbilgisi Ayetlerle Nahiv Bilgisi)

كَلَّا , ret ve caydırma harfidir.

Cevabın olumsuzluğunu bildiren bir harf olup kendinden sonrakinin îrabı tesir etmez. Men etmeyi, nehyetmeyi açma, başlangıç yapma ve gerçeklik ifade eder. Sîbeveyhi ve Halil b. Ahmed ve bir çok nahivciler  ile Basra Dil mektebinin çoğunluğu bu edatın  ك  ile olumsuzluk  لَا ’sının birleşmesiyle meydana geldiğini ve şeddenin nefy manasını kuvvetlendirmek için kullanıldığını söylerler. Birçok nahivci ise edatın birleşmeden tek bir kelime olduğunu kabul ederler. (Halil İbrahim Tanç, Kur’an’da كَلَّا  Edatı ) 

Fiilinin başındaki  سَ  harfi tekid ifade eden istikbal harfidir. 

سَيَعْلَمُونَۙ  fiili  نَ ‘un sübutuyla merfû muzari fiildir. Zamir olan çoğul  و ‘ı fail olarak mahallen merfûdur.

 

ثُمَّ كَلَّا سَيَعْلَمُونَ


Tertip ve terahî ifade eden  ثُمَّ  atıf harfiyle, önceki ayete atfedilmiştir.  كَلَّا  ret ve caydırma harfidir. Önceki ayetin lafzî tekidi olan bu ayetin  ثُمَّ  ile atfedilmesi, bu cümlenin tehdit anlamını artırmak ve tekidi kuvvetlendirmek içindir.

Müspet muzari fiil sıygasında, faide-i haber inkârî kelamdır. Cümleye dahil olan  كَلَّاۜ  ve muzari fiile dahil olan gelecek zaman harfi  سَ  tekid ifade eder.

Muzari fiil teceddüt, istimrar ve tecessüm ifade etmiştir. 

Muzari fiil tecessüm özelliği sayesinde muhatabın muhayyilesini harekete geçirerek olayı daha iyi anlamasını sağlar. Muzari fiilin geldiği hallerde çoğunlukla bu gaye mevcuttur. Muzari fiilin kullanımıyla sahne muhatabın gözünde sanki o anda canlanır. Bu da insanı etkiler. (Fatma Serap Karamollaoğlu, Kur'an Işığında Belâgat Dersleri Meânî İlmi)

Tehdidi ve vaidi artırmak için önceki ayetin tekrarlanması tekid ifade eden ıtnâb sanatıdır.

Bir cevap edatı olan  كَلَّا , kendinden önce geçen cümlenin ifade ettiği düşüncenin doğru olmadığını sert bir şekilde ifade etmeye yarar. (Mehmet Altın, Kur’an’da Te’kid Üslupları ve Çeşitleri, Şırnak Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2017/3)

كَلَّاۚ , cevabın olumsuzluğunu bildiren bir harf olup kendinden sonrakinin îrabına tesir etmez. Men etmeyi, nehyetmeyi açma, başlangıç yapma ve gerçeklik ifade eder. Sîbeveyhi ve Halil b. Ahmed ve birçok nahivciler ile Basra Dil mektebinin çoğunluğu bu edatın  ك  ile olumsuzluk  لَا ’sının birleşmesiyle meydana geldiğini ve şeddenin nefy manasını kuvvetlendirmek için kullanıldığını söylerler. Birçok nahivci ise edatın birleşmeden tek bir kelime olduğunu kabul ederler. (Halil İbrahim Tanç, Kur’an’da  كَلَّا  Edatı) 

‘Hayır, kesinlikle hayır, asla, mümkün değil’ manalarini taşıyan  كَلَّا  sözcüğü, söyleyen kişiyi azarlamak, sözlerini ret ve iptal etmektir. Bu, olumlu cevap vermek anlamına gelen evet sözcüğünün zıttıdır. (Müfredat)

كَلَّا  [Hayır!] ifadesi alaylı alaylı (kıyameti) soranlar için bir engellemedir. Birbirlerine sorup güldükleri şeyin gerçek olduğunu “yakında öğrenecekler!” ifadesi, kıyametin hiçbir şüpheye mahal bırakmayacak şekilde gerçekleşeceğini yakında öğreneceklerine dair onları tehdit etmektedir. Engelleme lafzının tehdit [öğrenecekler!] ile birlikte tekrarlanması bu hususu daha bir perçinlemektedir.  ثُمَّ ’nin  anlamı, ikinci tehdidin ilkinden daha mübalağalı ve sert olduğuna dair bir ima uyandırmaktır. (Keşşâf)

Allahü teâlâ bu ayetlerde, öldükten sonra dirilmeyi inkâr eden müşriklere cevap veriyor ve onları tehdit ederek buyuruyor ki: "Hayır, durum müşriklerin zannettikleri gibi değildir. Kıyamet gününde onlar, Allah'ın, kâfirlere ne yaptığını bileceklerdir.

Dehhak, bu iki ayetin birincisinin kâfirleri tehdit ettiğini diğerinin ise mü’minlere müjde mahiyetinde olduğunu söylemiştir. Bu izaha göre ayetlerin manası şöyledir: "Hayır, kâfirler, yakında neyin ne olacağını bileceklerdir. Yine hayır, müminler de yakında neyin ne olacağını bileceklerdir." (Taberî, Âşûr)