Âl-i İmrân Sûresi 48. Ayet

وَيُعَلِّمُهُ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَالتَّوْرٰيةَ وَالْاِنْج۪يلَۚ  ...

Ve Allah ona kitabı, hikmeti, Tevrat ve İncil’i öğretecek.
 
Sıra Kelime Anlamı Kökü
1 وَيُعَلِّمُهُ ve ona öğretecektir ع ل م
2 الْكِتَابَ Kitabı ك ت ب
3 وَالْحِكْمَةَ ve Hikmeti ح ك م
4 وَالتَّوْرَاةَ ve Tevrat’ı
5 وَالْإِنْجِيلَ ve İncil’i
 

وَيُعَلِّمُهُ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَالتَّوْرٰيةَ وَالْاِنْج۪يلَۚ


Ayet 45. ayetteki  اِسْمُهُ الْمَس۪يحُ’e matuftur. Fiil cümlesidir. وَ  atıf harfidir.  يُعَلِّمُ  merfû muzari fiildir. Faili müstetir olup takdiri هُو’dir. Muttasıl zamir  هُ  mef’ûlun bih olarak mahallen mansubtur.

الْكِتَابَ  ikinci mef’ûlun bih olup fetha ile mansubtur.

الْحِكْمَةَ وَالتَّوْرٰيةَ وَالْاِنْج۪يلَ  kelimeleri atıf harfi  وَ ’la  الْكِتَابَ ’ye matuftur.


 

وَيُعَلِّمُهُ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَالتَّوْرٰيةَ وَالْاِنْج۪يلَۚ


وَ istînâfiyye veya atıf harfidir. Ayet müspet muzari fiil sıygasında faide-i haber ibtidaî kelamdır.

ويُكَلِّمُ النّاسَ في المَهْدِ şeklindeki 46. Ayete matuftur. Kitaptan maksat bilinen kitaptır. (Âşûr)

Öğretilenler Kitap, Hikmet, Tevrat ve İncil şeklinde sayılmıştır. Bu üslup taksim sanatıdır.

Ona kitabı ve hikmeti, Tevrat ve İncil’i öğretir. Kitap ve hikmet birbirinden ayrılmaz iki unsurdur. Kitap bilgiyi aktaran kaynak, hikmet o bilgiyi özümsemektir. İkisi bir arada olduğu zaman tamamlanmış olur. 

Kitap, Tevrat, İncil arasında mürâât-ı nazîr vardır.

Kitap kelimesi hem kitap hem sayfa için kullanılır. 

Hikmet, o kitabı anlama kabiliyeti, potansiyelidir. 

Tevrat ve İncil: Kitabın açıklamasıdır. Umumdan sonra husus şeklinde gelmiştir.

يُعَلِّمُ  fiili  تفعيل  babındadır. Tef’il babının en çok kesret anlamı öne çıkar.