فَبِظُلْمٍ مِنَ الَّذ۪ينَ هَادُوا حَرَّمْنَا عَلَيْهِمْ طَيِّبَاتٍ اُحِلَّتْ لَهُمْ وَبِصَدِّهِمْ عَنْ سَب۪يلِ اللّٰهِ كَث۪يراًۙ
Sıra | Kelime | Anlamı | Kökü |
---|---|---|---|
1 | فَبِظُلْمٍ | zulümlerinden dolayı |
|
2 | مِنَ |
|
|
3 | الَّذِينَ | olanların |
|
4 | هَادُوا | yahudilerin |
|
5 | حَرَّمْنَا | yasakladık |
|
6 | عَلَيْهِمْ | onlara |
|
7 | طَيِّبَاتٍ | temiz ve hoş şeyleri |
|
8 | أُحِلَّتْ | helal kılınmış |
|
9 | لَهُمْ | kendilerine |
|
10 | وَبِصَدِّهِمْ | ve çevirmelerinden dolayı |
|
11 | عَنْ |
|
|
12 | سَبِيلِ | yolundan |
|
13 | اللَّهِ | Allah |
|
14 | كَثِيرًا | çoklarını |
|
فَبِظُلْمٍ مِنَ الَّذ۪ينَ هَادُوا حَرَّمْنَا عَلَيْهِمْ طَيِّبَاتٍ اُحِلَّتْ لَهُمْ وَبِصَدِّهِمْ عَنْ سَب۪يلِ اللّٰهِ كَث۪يراًۙ
فَ atıf harfidir. بِظُلْمٍ car mecruru حَرَّمْنَا fiiline müteallıktır.
فَبِظُلْمٍ sözü فَبِمَا نَقْضِهِمْ م۪يثَاقَهُمْ cümlesinden bedel-i mutabıktır. (Âşûr)
الَّذ۪ينَ cemi müzekker has ism-i mevsûlu, مِنَ harf-i ceriyle birlikte ظُلْمٍ kelimesinin mahzuf sıfatına müteallıktır. İsm-i mevsûlun sılası هَادُوا حَرَّمْنَا عَلَيْهِمْ’dir. Îrabtan mahalli yoktur.
هَادُو damme üzere mebni mazi fiildir. Zamir olan çoğul و ’ı fail olup mahallen merfûdur.
حَرَّمْنَا cümlesi mahzuf لعنّاهم fiiline matuftur. حَرَّمْنَا sükun üzere mebni mazi fiildir. Mütekellim zamiri نَا fail olarak mahallen merfûdur.
عَلَيْهِمْ car mecruru حَرَّمْنَا fiiline müteallıktır. طَيِّبَاتٍ mef’ûlun bihtir. Cemi müennes salim olduğu için nasb alameti kesradır.
اُحِلَّتْ لَهُمْ cümlesi طَيِّبَاتٍ ’in sıfatı olarak mahallen mansubtur. اُحِلَّتْ meçhul mebni mazi fiildir. تْ te’nis alametidir. Naib-i faili müstetir olup takdiri هى ’dir.
لَهُمْ car mecruru اُحِلَّتْ fiiline müteallıktır.
وَ atıf harfidir. بِصَدِّهِمْ car mecruru اُحِلَّتْ fiiline müteallıktır. Muttasıl zamir هِمْ muzâfun ileyh olarak mahallen mecrurdur.
عَنْ سَب۪يلِ car mecruru صَدِّ ’ye müteallıktır. اللّٰهِ lafza-i celâli, muzâfun ileyh olup kesra ile mecrurdur.
كَث۪يرًا mef’ûlu mutlaktan naibtir.فَبِظُلْمٍ مِنَ الَّذ۪ينَ هَادُوا حَرَّمْنَا عَلَيْهِمْ طَيِّبَاتٍ اُحِلَّتْ لَهُمْ وَبِصَدِّهِمْ عَنْ سَب۪يلِ اللّٰهِ كَث۪يراًۙ
Ayet atıf harfi فَ ile 155. ayetteki mukadder fiil لعنّاهم ’a atfedilmiştir. Müspet mazi fiil sıygasında faide-i haber ibtidaî kelamdır.
بِظُلْمٍ amili olan حَرَّمْنَا ’ya önemine binaen takdim edilmiştir.
Yahudilerin zulüm vasfı ile zikredilmesi, zulümlerinin son derece büyük olduğunu belirtmek içindir. Zira bu zulmün, buzağıya tapmaktan tövbeden sonra vaki olduğu hatırlatılmaktadır. (Ebüssuûd)
Meçhul bina edilmiş mazi fiil cümlesi طَيِّبَاتٍ ,اُحِلَّتْ لَهُمْ için sıfattır. Sıfat cümleleri anlamı zenginleştiren ıtnâb sanatıdır.
طَيِّبَاتٍ - اُحِلَّتْ kelimeleri arasında mürâât-ı nazîr sanatı vardır.
بِظُلْمٍ şeklinde nekre gelen zulüm kelimesi teksir ifade etmiştir. (Âşûr)
طَيِّبَاتٍ kelimesi nekre gelerek tazim ve teksir ifade etmiştir.
حَرَّمْنَا - اُحِلَّتْ arasında tıbâk-ı îcab sanatı vardır.
Kendilerine haram kılınan tertemiz şeyler, “Yahudilere bütün tırnaklı hayvanları haram kıldık...” (Enam Suresi, 146) ayetinde belirtilenlerdir. Ayrıca süt ürünleri de kendilerine haram kılınmıştı. Küçük olsun büyük olsun her günah işlediklerinde Allah onlara yiyecek vb. tertemiz bazı şeyleri haram kılmıştır. (Keşşâf)
بِصَدِّهِمْ, temâsül sebebiyle بِظُلْمٍ ’e atfedilmiştir.
سَب۪يلِ اللّٰهِ izafetinde lafza-i celâle muzâf olan سَب۪يلِ şeref kazanmıştır.
سَبِیلِ ٱللَّهِ [Allah’ın yolu] ibaresinde tasrihî istiare vardır. سَبِیلِ kelimesi yol demektir. Hedefe ulaştırması bakımından benzer oldukları için din yola benzetilmiştir. Müşebbeh (müstear leh) hazfedilmiş, müşebbehün bih (müstear minh) olan yol zikredilmiştir.
فِی سَبِیلِ ٱللَّهِ ibaresinde فِی harfi de إلى harfi yerine istiare edilmiştir. Allah’ın dini, mazruf yerine konmuştur. Bilindiği gibi فِی harfinde zarfiyet manası vardır. Câmi’, her ikisindeki mutlak irtibattır.
Cümlede mütekellim Allah Teâlâ’dır. Bu nedenle اللّٰهُ isminde tecrîd sanatı vardır.
Allah Teâlâ Yahudilere ceza olarak helal olanı haram sayma sebebini; Allah yolundan alıkoyma, riba almaları, insanların batıl yolla mallarını yemeleri olarak sayması taksim sanatıdır.